Vaktiyle, sel plastik şişeleri Danube Nehri’nin Romanya’daki kısmı olan Nera Nehri’ne sürükleyip, insanların üzerinde yürüyerek nehrin karşısına geçebileceği bir set meydana getirdiğinde; “cu.podu” projesi fikri doğmuş oldu. Projenin amacı her gün dünyanın dört bir yanındaki nehirlere ve okyanuslara boşaltılan muazzam miktardaki plastik çöplüğüne dikkat çekmek. Mesaj ortada: Plastik şişeler suyun dibini boylamamalı.
Mart ayında, Timisoara Mimari Üniversitesi’nde düzenlenen tasarım yarışması sonucunda, katılan 7 ekipten birinin önerisi seçildi ve 3 hafta içinde detaylı mimari planlar tamamlanarak, Haziran ayında köprü inşaatına başlandı.
Gönüllüller, kulanılmış plastik şişeleri ince polipropilen ipler ile birbirine bağlayarak küçük platik “tuğla”lar meydana getirdiler. Bu tuğlalar teller ve fileler aracılığıyla bir araya getirilip sağlamlaştırılarak 76 tane modül elde edildi. Bu modüller kullanılarak plastik köprünün inşa edilmesi 5 gün sürdü ve hemen ardından köprü halkın kullanımına açıldı. Köprü, küçük botların altından geçebileceği yükseklikte ve 200 kişiyi taşıyabilecek dayanıklılıkta. 104 bin adet kullanılmış plastik şişeden inşa edilen bu köprü, dünyanın en büyük plastik yapısı olmaya aday.
Okyanusun her metresinde plastik
Bu konuyla ilgilenen farklı organizasyonlar zaten mevcut; örneğin 5 Gyres (Dairesel Okytanus Akıntısı) Enstitüsü, Bermuda’dan İzlanda’ya 3 haftalık bir seyahatin sonunda, 2500 deniz mili yani yaklaşık 3600 km boyunca, topladığı her yüzeysel su numunesinde mikroplastik parçacıkları bulunuğunu tespit etmişti. Kutup altı akıntısında dahi plastik parçacıkları ile karşılaştıklarını söyleyen araştırmacılar; sularda plastiğin pıtrak gibi yayıldığını ve küçük bir plastik parçasının bile ciddiye alınması gereken bir yayılma gösterebildiğini belirtmişlerdi.
Kaynak: EcoWatch
