Kocaeli Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Sait Ağdacı Dilovası felaketini anlattı

Kaynak: Özgür Kocaeli, 24 Ocak 2017

Cezayı eleştiren Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Sait Ağdacı, “En büyük zararı da deniz ekosistemi görmüş olup bunun zararını yıllar sonra da göreceğiz. Yani bu kesilen 2.100.000 TL hangisinin tazminidir?” dedi.

KRİZ MERKEZİ KURULDU

12 Ocak Perşembe gecesi meydana gelen İzmit Körfezi kirliliği ile ilgili olarak Çevre Mühendisler Odası Kocaeli Şubesi, sosyal sorumluluk kapsamında ilgililerin harekete geçmesi amacıyla bir açıklama yayımladı.

Başkan Sait Ağdacı şunları söyledi:

“Olayın haber alınmasını takiben İl Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü ile irtibata geçilmiş ve müdahale başlamıştır.

Kirlenme 2. Seviye olup bölgesel müdahale koordinasyon merkezi kurulması gerektiğinden vali yardımcısı, Liman başkanı, il çevre ve şehircilik müdürlüğü den oluşan kriz merkezi kurulmuştur.

TÜBİTAK’A GÖNDERİLDİ

Olayın meydana gelişi ile müdahale arasında yaklaşık olarak 3-4 saat geçmiş yani müdahalede geç kalınması sebebiyle kirlenme bilinen boyuta ulaşmış, yakıt hapsedilememiş ve rüzgarın da etkisiyle yayılmıştır. Sabah saatlerinde uçak ile kirlilik tespiti yapılmış çektirme işlemi başlamıştır. Kirlenmenin başka yerlerde de olması nedeniyle 28 yerden numune alınıp parmak izi yöntemi ile analiz yapılmak üzere TÜBİTAK’a gönderilmiştir. Kirliliğin meydana geldiği yer Poliport Liman işletmeciliği olmasına rağmen yetkililer tarafından ismi zikredilmemektedir.

BU CEZA NEYİN TAZMİNATI

23 Ocak Pazartesi günü TÜBİTAK tarafından kirliliğin deniz ekosistemine verdiği zararın tespiti maksadıyla tekrar numune alınmıştır. Yetkililer tarafından analiz sonuçlarının açıklanması beklenmektedir. Bakanlık tarafından bahse konu firmaya 2.100.000 TL idari para cezası kesildiği bildirilmiştir. Bu cezanın 2872 sayılı kanunun 20.maddesi uyarınca verildiği belirtilmiştir. Burada sorulması gereken bu ceza neyin tazminidir? Kirliliğin neden olduğu zararları sayarsak; Ticaret gemileri seferlerini yapamadı, (300 geminin 3 gün sefere çıkmadığını düşünelim günlük 4.000 dolardan sadece bu zarar 3.600.000 dolar eder.)

MÜDAHALEDE GEÇ KALINDI

Kirlenmeden zarar gören tüm tesisler kendi personel ve ekipmanlarını kullandılar (sosis, bariyer, çalışan yevmiyesi) balıkçılar ve midyeciler işlerinden oldular. Kamu teskilleri ve 3 temizlik şirketinin 400 personeli, 15 deniz aracı ve temizlik ekipmanları kullanılmaktadır. En büyük zararı da deniz ekosistemi görmüş olup bunun zararını yıllar sonra da göreceğiz.

Yani bu kesilen 2.100.000 TL hangisinin tazminidir? Burada bir ihmal olduğu aşikardır. Hem bakım yapılmamış hem de müdahalede geç kalınmıştır.

ANLAŞMA YAPMAK ZORUNDA

5312 sayılı kanun gereğince tüm liman teskilleri ve gemiler acil müdahale planları yapmak ve müdahale için gerekli ekipmanları bulundurmak zorundadır. Ayrıca yetkili müdahale firması ile anlaşma yapmak zorundadır. Yapılan denetlemelerde (Kocaeli Valiliği Raporu) bazı tesislerde acil müdahale planlarının olmadığı, olanlardan bazılarının ise yetkili müdahale firması ile anlaşma yapmadığının tespit edildiği görülmektedir. Tüm bunlar meydana gelen kirlenmeye zemin hazırlamıştır.

Olay vuku bulmadan önce gerekli tedbirlerin alınması esastır. Bu nedenle tüm liman tesislerinin acil müdahale planlarının hazırlanması konusunda gerekli çalışmanın yapılması, denetim mekanizmasının çalışması gerekmektedir.

OLAYIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ

Bir başka husus liman işletmelerinin depolama maksadıyla kullanılması olup, liman tanımına aykırıdır. Liman; yük ve yolcu tahliye edilen ve yükleme yapılan doğal veya yapay korunaklı kıyı tesisleridir. Halbuki biz hem petrol ve türevleri, hem kimyasal depolamaktayız. Akaryakıt kirlenmesini hapsedip temizlemek mümkün iken kimyasalın dökülmesi durumunda kimyasal suda çözüneceği için temizlemek mümkün olmayacaktır. Çok geç olmadan bu tedbirler alınmalıdır. Olayın takipçisi olmaya devam edeceğiz.

Çiğdem ARMAĞAN