Havza bazında su kirliliği

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın yayınladığı raporda yer alan ve aşağıda görebileceğiniz “Havza Bazında Su Kirliliğinin Birinci Öncelikli Sorun Olduğu İllerde Kirlenmenin Başlıca Nedenleri” tablosu uzun bir tablo. Ama bu tabloyu, su kirliliğinden kimin sorumlu olduğunu göstermesi açısından önemli olduğunu düşünerek sizlerle paylaşıyoruz.

TABLO: 3 HAVZA BAZINDA SU KİRLİLİĞİNİN BİRİNCİ ÖNCELİKLİ SORUN OLDUĞU İLLERDE KİRLENMENİN BAŞLICA NEDENLERİ

Havza Adı İller Su Kirliliğinin Nedenleri
 

 

 

 

Meriç-Ergene ve Marmara Havzası

Tekirdağ Ergene Nehrinin kolları olan Ergene Deresi ve Çorlu Deresi, özellikle Çerkezköy, Ergene, Çorlu ve Muratlı İlçelerinde bulunan yoğun sanayileşme ve evsel kaynaklı kirlilikten dolayı, IV. Sınıf sukalitesinde olmaktadır.
Kırklareli Tekirdağ’dan doğan Ergene Deresi, büyük çoğunluğu yine aynı ildeki yoğun sanayileşme ve İlimizdeki sanayileşme sebebiyle IV. sınıf su kalitesindedir. Bununla birlikte; hayvancılık tesisleri, maden ocakları, yeterli seviyede olmayan belediye kanalizasyon ve atıksu arıtma tesisleri de sukirliliğine sebebiyet vermektedir.
Edirne Meriç Nehri Bulgaristan’dan, Ergene Nehri de Tekirdağ ve Kırklareli İllerinden büyük ölçüde kirlilik taşıyarak İl sınırlarımıza girmektedir. Meriç Nehrimiz Bulgaristan’daki maden işletmelerinden büyük ölçüde kirlenmekte olup, İlimizde de özellikle sanayi ve yerleşim bölgelerinden kaynaklanan evsel nitelikli atık sulardan dolayı kirlilik taşımaktadır. Ergene Nehri İlimiz sınırlarında III. ve IV.sınıf kirlilik taşımaktadır.
İstanbul İlimizdeki su kirliliği etkenleri daha çok sanayi, maden, gemi inşası, gemilerden atık toplamanın yetersiz olması, evsel atıksuların arıtılmasının yetersiz olmasından kaynaklanmaktadır.
Susurluk ve Gediz Havzası Balıkesir Sanayi kaynaklı atıksular
Kütahya Sanayi tesislerinin atık su arıtma sistemlerinin yetersiz olması
Manisa İlimizde su kirliliğinin en önemli nedeni sanayi tesislerinden kaynaklanan ve yerleşim bölgelerinden kaynaklanan atıksulardır. İlimizde su kirliliğinin en fazla hissedildiği yer Gediz Nehri ve havzasıdır. Deri, halı ve zeytinyağı işletmelerinden kaynaklanan su kirliliği söz konusu olmaktadır. Akhisar ve Kırkağaçta kaynaklanan karasu problemi bulunmaktadır. Deşarj İzin belgesi isteyen tesisler içinekolojik sisteme (2 fazlı) geçmeleri istenmektedir. Ancak ekolojik sistemde de çıkan sulu pirinayı işleyecek yakında mevcut pirina fabrikaları olması gerekmektedir.
 

 

 

 

 

Büyük Menderes ve Batı Akdeniz Havzaları

Aydın Endüstriyel kirliliğe sebep olan sektörlerden tekstil ve deri sanayi Denizli ve Uşak’ta yoğunlaşmıştır. Bu illerden geçen Büyükmenderes Nehiri İlimiz sınırlarına, 3. ve 4. sınıf (çok kirli su-tarımsal sulamada kullanılamaz) su kalitesinde girmektedir. Denizli İlinde birçok endüstri tesisinin arıtması mevcut olmasına rağmen bu atıksu arıtma tesislerinin asgari sulama suyu deşarj kriterlerini sağlayacak şekilde yenilenmelerine ihtiyaç bulunmaktadır. Havzada yer alan illerde faaliyet gösteren diğer küçük sanayi tesislerinin arıtma tesisleri ya bulunmamakta ya da bulunanlar verimli olarak çalıştırılmamaktadır. İlimiz için su kirliliğine sebep olan en önemli sektör zeytinyağı işleme tesisleridir. Tesislerin çoksayıda ve dağınık vaziyette olmaları çözümü zorlaştırmaktadır. Organize sanayi bölgelerindeki arıtma tesislerinin yetersizliği de söz konusudur. Havza boyunca mevcut yerleşim yerlerinin çoğunda atıksu arıtma tesisi mevcut olmaması sorunu mevcuttur.Jeotermal sularda yüksek oranda bulunan bor elementi, Büyükmenderes Nehri’nde kirlilik yaratan önemli kaynaklardan birisini oluşturmaktadır.
Muğla Turizm potansiyelinin yüksek olması ile birlikte gerek otel sayılarında gerekse yazlık site sayılarında her geçen gün artış gözükmektedir. Özellikle Bodrum’da yaşanan plansız kentleşme kanalizasyon sisteminin yetersiz olmasına yol açmıştır. Merkezi atıksu arıtma tesislerinin gerek sayısının gerekse kapasitelerinin yetersiz olması nedeniyle İlimiz turizmini ve günlük yaşantıyıolumsuz yönde etkilemektedir.
 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kızılırmak ve Yeşilırmak Havzası

Samsun İlimizde Karadeniz’in genel yapısına uygun olarak dağlık arazi yapısı ve Kızılırmak, Yeşilırmak gibi akarsu havzaları nedeniyle gerek il dışından, gerekse ilimizden kaynaklanan atıklar- atıksular havzalardan akarsularda toplanarak denize taşınmaktadır. Çoğu yerleşim yerleri atıksu arıtma tesislerini henüz hizmete almamış olup, bunların atıksularının yanında tarımsal kaynaklıpestisitlerin de yüzey akışları ile akarsularda toplanması sonucu akarsularımızda ve denizlerde hem fekal kirlilik, hem de endüstriyel kirlilik oluşmaktadır.
Amasya İlimizde yer alan su kirliliği kaynaklarını, evsel ve endüstriyel kaynaklı atıksuların arıtılmadanYeşilırmak   ve   yan   kollarına   boşaltılmaları,   tarımda  kullanılan  zirai   ilaçlardan   ve  tarımsal

gübrelerden kaynaklı atıklar, hayvansal atıklar (gübre) ve erozyon kaynaklı kirlilik başta Yeşilırmak Nehri olmak üzere su kaynaklarımızın kirlenmesinde temel etken olmaktadırlar.

Çankırı Çankırı Merkez İlçemizde alt yapı tesislerinin yetersizdir ve atıksu arıtma tesisinin henüz inşaedilmemiştir. Su kirliliği, evsel atık suların, sanayi tesislerinin atık sularının haricinde en çok tarımsal ve hayvancılık faaliyetlerinden kaynaklanmaktadır. Tarım ve Hayvancılık  konusundaki ilgili kurum ve kuruluşların, hayvancılık tesislerinden kaynaklanan gübre vb. gibi atıkların nasıl bertaraf  edileceği  ile  tarımsal  ilaçlama  ve  tarımsal  gübreleme  konularında  su  kirliliği yaratan

işletme sahipleri hakkında uygulanacak olan yaptırımlar konusunda mevzuatlarını yenilemeleri, revize etmeleri gerekmektedir.

Ankara İlimizde nüfus  artışına bağlı olarak  hem  yerleşim  alanlarının genişlemesi,  hem mevcut yerleşimalanlarında yapılan yapı yenileme işlemleri, hem de yeni sanayi alanları açılması konusunda hızlı ilerleme devam etmektedir. Buna bağlı olarak kanalizasyon ağı genişletilmekte ve bu alanlardan toplanan atıksular başta Tatlar Merkezi Atıksu Arıtma Tesisi olmak üzere yakın bölgelerdeki atıksu arıtma tesislerine aktarılmaktadır. Özellikle Tatlar Merkezi Atıksu Arıtma Tesisine gelen atıksu yükü arıtma kapasitesinin üzerine çıkmaya başlamış ve yaşanan arıtma ile ilgili sorunlar ciddi oranda artmıştır.  Ayrıca ilimizde yaşanan yapılaşma sorunları neticesinde  yerleşim  alanlarındaki

yağmur suyu hatlarına kayda değer oranda atıksu karışması sözkonusudur.

Kırşehir Kırşehir ilçe ve belde belediyelerinin kanalizasyon şebekelerinin derelere verilmesi, sularımızı kirleten en temel kirleticilerdir. İlçe ve belde belediyelerinin kanalizasyon şebekelerinin sonu arıtmayla sonlanmamaktadır. Bazı belde belediye sınırlarında kanalizasyon şebekesi olmayıp, konutlar atık sularını fosseptik çukurlarına deşarj etmektedirler. İlimizde tarımsal faaliyetlerdekullanılan kimyasallar ve tarımsal ilaçlar özellikle yeraltı su rezervlerini kirleten kirleticilerdir. Ayrıca, hayvanlardan kaynaklanan atıkların da denetim ve kontrol altına alınması gerekmektedir.
Yozgat İlimizde merkez belediye ve Şefaatli İlçe Belediyesi hariç hiçbir ilçe belediyenin atık su arıtmatesisi bulunmamaktadır. Aynı zamanda organize sanayi bölgesine ait bir arıtma tesisi de yoktur.
Nevşehir İlimiz Boğaz Köyü İlfat Mevkiinde bulunan Islah Organize Sanayi Bölgesinde atıksu arıtma tesisi bulınmamaktadır. Ayrıca ilçe Belediyelerimizde Acıgöl, Gülşehir’in atıksu arıtma tesisi inşaatları tamamlanmış ancak tip projedeki eksiklikler nedeni ile işletmeye alınmıştır. Belde Belediyeleri ise mali imkansızlık nedeniyle AAT için sıkıntılar bulunmaktadır. Ayrıca doğal arıtma tesisi için yardımalan ve kapanan belediyelerin tesisleri çalışmamaktadır.
Batı Karadeniz Havzası Bartın İlimizde organize sanayi bölgesine ait atıksu arıtma tesisi faaliyete geçmiş olup, ayrıca firmalara ait münferit atıksu arıtma tesisleri bulunmaktadır. Ancak belediyelere ait atıksu arıtma tesisleri henüz faaliyete geçmemiştir. Kurucaşile ve Amasra İlçelerimizin atıksuları denize, Ulus İlçemiz ve beldelerinin atıksuları mevcut akarsu ve derelere, İlimiz merkezinin atıksuları ise Bartın Irmağı’nadeşarj edilmektedir.
 

Konya Havzası

Aksaray İl genelinde atık su arıtma tesislerinin yaygın olmayışından kaynaklı alıcı ortama atık su deşarjı yapılmaktadır. Bu bağlamda arıtılmadan alıcı ortama verilen atık sular sulama suyuna karışmaktadır. Vatandaşlarımızca söz konusu atık sular hayvan sulamada, sebze ve meyvelerini sulamada kullanılmaktadır. Bu kapsamda İlimizde hastalıklar meydana gelmekte ve Aksaray İlinin doğal güzelliği yok olmaktadır. Sorunun çözümü için hızlı bir şekilde atık su arıtma tesislerikurulmalı, kanalizasyon alt yapısı güçlendirilmeli ve vatandaşlar atık su karışmış suları kullanmaması konusunda eğitilmelidir.
Manisa İlimizde su kirliliğinin en önemli nedeni sanayi tesislerinden kaynaklanan ve yerleşim bölgelerinden kaynaklanan atıksulardır. İlimizde su kirliliğinin en fazla hissedildiği yer Gediz Nehri ve havzasıdır. Deri, halı ve zeytinyağı işletmelerinden kaynaklanan su kirliliği söz konusu olmaktadır. Akhisar ve Kırkağaçta kaynaklanan karasu problemi bulunmaktadır. Deşarj İzin belgesi isteyen tesisler içinekolojik sisteme (2 fazlı) geçmeleri istenmektedir. Ancak ekolojik sistemde de çıkan sulu pirinayı işleyecek yakında mevcut pirina fabrikaları olması gerekmektedir.
 

 

 

 

 

Büyük Menderes ve Batı Akdeniz Havzaları

Aydın Endüstriyel kirliliğe sebep olan sektörlerden tekstil ve deri sanayi Denizli ve Uşak’ta yoğunlaşmıştır. Bu illerden geçen Büyükmenderes Nehiri İlimiz sınırlarına, 3. ve 4. sınıf (çok kirli su-tarımsal sulamada kullanılamaz) su kalitesinde girmektedir. Denizli İlinde birçok endüstri tesisinin arıtması mevcut olmasına rağmen bu atıksu arıtma tesislerinin asgari sulama suyu deşarj kriterlerini sağlayacak şekilde yenilenmelerine ihtiyaç bulunmaktadır. Havzada yer alan illerde faaliyet gösteren diğer küçük sanayi tesislerinin arıtma tesisleri ya bulunmamakta ya da bulunanlar verimli olarak çalıştırılmamaktadır. İlimiz için su kirliliğine sebep olan en önemli sektör zeytinyağı işleme tesisleridir. Tesislerin çoksayıda ve dağınık vaziyette olmaları çözümü zorlaştırmaktadır. Organize sanayi bölgelerindeki arıtma tesislerinin yetersizliği de söz konusudur. Havza boyunca mevcut yerleşim yerlerinin çoğunda atıksu arıtma tesisi mevcut olmaması sorunu mevcuttur.Jeotermal sularda yüksek oranda bulunan bor elementi, Büyükmenderes Nehri’nde kirlilik yaratan önemli kaynaklardan birisini oluşturmaktadır.
Muğla Turizm potansiyelinin yüksek olması ile birlikte gerek otel sayılarında gerekse yazlık site sayılarında her geçen gün artış gözükmektedir. Özellikle Bodrum’da yaşanan plansız kentleşme kanalizasyon sisteminin yetersiz olmasına yol açmıştır. Merkezi atıksu arıtma tesislerinin gerek sayısının gerekse kapasitelerinin yetersiz olması nedeniyle İlimiz turizmini ve günlük yaşantıyıolumsuz yönde etkilemektedir.
 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kızılırmak ve Yeşilırmak Havzası

Samsun İlimizde Karadeniz’in genel yapısına uygun olarak dağlık arazi yapısı ve Kızılırmak, Yeşilırmak gibi akarsu havzaları nedeniyle gerek il dışından, gerekse ilimizden kaynaklanan atıklar- atıksular havzalardan akarsularda toplanarak denize taşınmaktadır. Çoğu yerleşim yerleri atıksu arıtma tesislerini henüz hizmete almamış olup, bunların atıksularının yanında tarımsal kaynaklıpestisitlerin de yüzey akışları ile akarsularda toplanması sonucu akarsularımızda ve denizlerde hem fekal kirlilik, hem de endüstriyel kirlilik oluşmaktadır.
Amasya İlimizde yer alan su kirliliği kaynaklarını, evsel ve endüstriyel kaynaklı atıksuların arıtılmadanYeşilırmak   ve   yan   kollarına   boşaltılmaları,   tarımda  kullanılan  zirai   ilaçlardan   ve  tarımsal

gübrelerden kaynaklı atıklar, hayvansal atıklar (gübre) ve erozyon kaynaklı kirlilik başta Yeşilırmak Nehri olmak üzere su kaynaklarımızın kirlenmesinde temel etken olmaktadırlar.

Çankırı Çankırı Merkez İlçemizde alt yapı tesislerinin yetersizdir ve atıksu arıtma tesisinin henüz inşaedilmemiştir. Su kirliliği, evsel atık suların, sanayi tesislerinin atık sularının haricinde en çok tarımsal ve hayvancılık faaliyetlerinden kaynaklanmaktadır. Tarım ve Hayvancılık  konusundaki ilgili kurum ve kuruluşların, hayvancılık tesislerinden kaynaklanan gübre vb. gibi atıkların nasıl bertaraf  edileceği  ile  tarımsal  ilaçlama  ve  tarımsal  gübreleme  konularında  su  kirliliği yaratan

işletme sahipleri hakkında uygulanacak olan yaptırımlar konusunda mevzuatlarını yenilemeleri, revize etmeleri gerekmektedir.

Ankara İlimizde nüfus  artışına bağlı olarak  hem  yerleşim  alanlarının genişlemesi,  hem mevcut yerleşimalanlarında yapılan yapı yenileme işlemleri, hem de yeni sanayi alanları açılması konusunda hızlı ilerleme devam etmektedir. Buna bağlı olarak kanalizasyon ağı genişletilmekte ve bu alanlardan toplanan atıksular başta Tatlar Merkezi Atıksu Arıtma Tesisi olmak üzere yakın bölgelerdeki atıksu arıtma tesislerine aktarılmaktadır. Özellikle Tatlar Merkezi Atıksu Arıtma Tesisine gelen atıksu yükü arıtma kapasitesinin üzerine çıkmaya başlamış ve yaşanan arıtma ile ilgili sorunlar ciddi oranda artmıştır.  Ayrıca ilimizde yaşanan yapılaşma sorunları neticesinde  yerleşim  alanlarındaki

yağmur suyu hatlarına kayda değer oranda atıksu karışması sözkonusudur.

Kırşehir Kırşehir ilçe ve belde belediyelerinin kanalizasyon şebekelerinin derelere verilmesi, sularımızı kirleten en temel kirleticilerdir. İlçe ve belde belediyelerinin kanalizasyon şebekelerinin sonu arıtmayla sonlanmamaktadır. Bazı belde belediye sınırlarında kanalizasyon şebekesi olmayıp, konutlar atık sularını fosseptik çukurlarına deşarj etmektedirler. İlimizde tarımsal faaliyetlerdekullanılan kimyasallar ve tarımsal ilaçlar özellikle yeraltı su rezervlerini kirleten kirleticilerdir. Ayrıca, hayvanlardan kaynaklanan atıkların da denetim ve kontrol altına alınması gerekmektedir.
Yozgat İlimizde merkez belediye ve Şefaatli İlçe Belediyesi hariç hiçbir ilçe belediyenin atık su arıtmatesisi bulunmamaktadır. Aynı zamanda organize sanayi bölgesine ait bir arıtma tesisi de yoktur.
Nevşehir İlimiz Boğaz Köyü İlfat Mevkiinde bulunan Islah Organize Sanayi Bölgesinde atıksu arıtma tesisi bulınmamaktadır. Ayrıca ilçe Belediyelerimizde Acıgöl, Gülşehir’in atıksu arıtma tesisi inşaatları tamamlanmış ancak tip projedeki eksiklikler nedeni ile işletmeye alınmıştır. Belde Belediyeleri ise mali imkansızlık nedeniyle AAT için sıkıntılar bulunmaktadır. Ayrıca doğal arıtma tesisi için yardımalan ve kapanan belediyelerin tesisleri çalışmamaktadır.
Batı Karadeniz Havzası Bartın İlimizde organize sanayi bölgesine ait atıksu arıtma tesisi faaliyete geçmiş olup, ayrıca firmalara ait münferit atıksu arıtma tesisleri bulunmaktadır. Ancak belediyelere ait atıksu arıtma tesisleri henüz faaliyete geçmemiştir. Kurucaşile ve Amasra İlçelerimizin atıksuları denize, Ulus İlçemiz ve beldelerinin atıksuları mevcut akarsu ve derelere, İlimiz merkezinin atıksuları ise Bartın Irmağı’nadeşarj edilmektedir.
 

Konya Havzası

Aksaray İl genelinde atık su arıtma tesislerinin yaygın olmayışından kaynaklı alıcı ortama atık su deşarjı yapılmaktadır. Bu bağlamda arıtılmadan alıcı ortama verilen atık sular sulama suyuna karışmaktadır. Vatandaşlarımızca söz konusu atık sular hayvan sulamada, sebze ve meyvelerini sulamada kullanılmaktadır. Bu kapsamda İlimizde hastalıklar meydana gelmekte ve Aksaray İlinin doğal güzelliği yok olmaktadır. Sorunun çözümü için hızlı bir şekilde atık su arıtma tesislerikurulmalı, kanalizasyon alt yapısı güçlendirilmeli ve vatandaşlar atık su karışmış suları kullanmaması konusunda eğitilmelidir.

Kaynak: TÜRKİYE ÇEVRE SORUNLARI VE ÖNCELİKLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU ( 2016 yılı verileriyle),2018, sayfa 30-31-32